3 Aralık 2010 Cuma

Fildişi Sahilleri'nde bekliyorum

        Aruna Dindane ve Bakari Kone. İki Fildişili henüz 14 yaşında iken ülkelerinin ASEC Mimosas takımlarında futbol oynamaya başladılar. İki oyuncu'da 18 yaşında aynı bu takımlarda profosyonel oldu. ASEC Fildişi'nin en büyük futbol kulübü olmasının yanı sıra özellikle Fransa ve Avrupa'daki Fildişi Sahili kökenli oyuncuların çıkış noktası. Didier Drogba hariç neredeyse Avrupa'da oynayan bütün Fildişi'li oyuncuların altında ASEC'in imzası var. Herneyse biz ASEC'i geçelim.


         Büyük adam(kalıbına itafen) Dindane 20sine basmışken Anderlecht'in yolunu tuttu. Küçük adam Bakari Kone ise 3 yıl daha burda oynayıp vatandaşı A.Keita gibi Katar'a Al-İttihad'a transfer oldu. Orada 1 sene oynadıktan sonra Lorient'e transfer olan B.Kone, adımlarını ufak ufak atıyordu. Kone oradan oraya savrulurken büyük adamımız Dindane Belçika'da harika işler çıkarıyordu. Anderlecht ile 150den fazla maça çıkan Dindane, burada 2 şampiyonluk yaşadı. Sonra Lens'e transfer oldu. Lens takımında da kendinden söz ettirip orayada damgasını vurdu. Bakari iki senelik Lorient macerasından sonra Nice transfer oldu. Nice'de sürati ve attığı gollerle kendisini bir anda Marsilya'da buldu. Dindane 4 yıllık Lens macerasından sonra o sene mali kriz yaşayan, neredeyse bütün transferlerini kiralık olarak gerçekleştiren Portsmouth'a kiralandı. Lige erken veda eden Portsmouth takımının mucizevi FA Cup finali oynamasında büyük pay sahibi oldu. Fratton Park'ta oynanan maçlarda ayağına aldığı her topta seyirciyi heyecanlandıran Dindane çok fazla maça çıkmamasına rağmen Portsmouth'lu taraftarların unutmayacağı isimler arasına girdi. 

 
        Dindane'i son Dünya Kupası'nda da izledik. Şimdi bu iki güzel adam Katar'da Lekhwiya takımında top koşturuyorlar. Dindane'i Blackburn Rovers, Kone'yi ise P.S.G istiyordu. Keşke Dindane Blackburn'a Kone'de P.S.G'ye transfer olsaydı. Bu iki güzel adamı erken kaybetmeseydik.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder